Mağaradaki rüzgar
Dinginlikteki devinim
Sessizlikteki güç.
Bir mağarada tüm dış sesler kaya ve toprak tarafından tutulur, diğer yandan bu durum insanın kendi kalp atışlarının ve nefesinin sesinin duyulmasını sağlar. Aynı şekilde, dalınç halindeki dinginlik bizi gündelik kargaşadan uzaklaştırarak yaşamlarımızdaki ince sesleri duyabilmemizi sağlar.
Kişi, ancak kulağıyla değil ruhuyla duyduğunda ince sesleri algılayabilir. O sesin içine girerek en derin arılığa ulaşırız. İşte tam da bu nedenle pek çok dini gelenekte dualar ve ilahiler, aslında sessizlik içinde verilen aralardır. Sesin yinelenmesinin ve özümsenmesinin insanı kutsallığı yönelttiğini bilirler.
En derin ses, sessizliktir. Ama sessizliği yaşamın ve titreşimin yokluğu olarak algıladığımızda, bu düşünce bize çelişkili gibi gelebilir. Oysa meditasyon yapan biri için sessizlik, tam karşıtlarıyla birleşmiş sestir. Sessizlik hem sestir, hem de sesin yokluğu durumudur ve meditasyonun gücü de işte bu birleşimden ortaya çıkar.
G.D.-
sessizlik fondur sese,
hava neyse nefese.
sessizlik form prizmasında sesleşir,
kişi anlaşmak, dahası anlaşılmak savında ya,
aralıksız, duraksız, söz söz söyleşir.
ses ezgi olur, ağıt olur, şiir misali,
duyum, duygu, durum, nicesi,
yankı yankı değişir, dönüşür,
dalga dalga çoğalır, gürültüleşir.
söz sorgudur, ayrımdır, tanımdır,
algıya tutsak anlam arayışıdır.
insan yüklüdür, ağır mı ağır,
olması gerekeni diller
çok bilmişcesine,
veya olması özleneni,
yaşam bilmecesinde,
ama olanı ifadede
çaresiz ve yetersizce.
oysa sessizlik,
sessizlik gerçek biliştir,
her ses, sessizliği özleyiştir.