Kaleydoskopik gerçeklikle
Kafamızı karıştırmayalım.
Bilgelik ve cesaretle hareket edelim de,
Daha fazla karışıklığa meydan vermeyelim.
Dünya sayısız gerçekliklerle esen bir fırtınadır, yine de anaforun bizi silip süpürmesine izin vermemeliyiz. Böyle yapmak, kaybolmak ve tüm biliş ve anlayışın doğacağı gerçek merkezi kaybetmek demektir. Eylemde bulunmalıyız, ama doğru bir şekilde.
Hem akıl, hem de deneyim, eylemin yol göstericisi olmalıdır. Öğretmenlerimizden, büyüklerimizden ve etkileşimde bulunduğumuz diğer insanlardan şey öğreniriz. Ancak bu dünyada öğrendiklerimizi deneyden geçirmeliyiz. Sadece derin düşünceye dalmanın yeterli olmaması gibi, sadece kuramsal bilgiye sahip olmak da yeterli değildir. Bilge olabilmek için her ikisine de gereksinimimiz vardır.
Yalnızca bilgelik, cesaret, zamanlama, sebat ve azmin bir araya geldiği yerde, girişim için sağlam bir temel oluşur. Eylem tamamlanmalıdır. Tamamen yanmalı, geriye bir atık ya da zor silinen bir iz bırakılmamalıdır. Arkasında yıkım, kırgınlık, ya da karışıklık bırakan bir eylem, zayıf bir eylemdir. Bu durumda girişim yetersizdir ve hedeflenene ulaşılamamıştır.
G.D.-
Her deneyim tüm potansiyeliyle yaşanmalı, bilgisi tam olarak özümsenmeli ve ait olduğu zaman/mekan kompartımanına teslim edilip yola devam edilmeli. Aksi taktirde, kapanmamış bir hesap denli yankılanır durur iç boyutlarımızda.
Geride bırakılan her iz bir tesir odağıdır, dalga dalga bu an’a yayılan. Ve kişi kendi bıraktığı izleri sürer durur yaşamlar boyu, nice nice tekrarlarla.
Yandı mı, izsiz, tozsuz külsüz yanmalı! Ne öncesi, ne de sonrası olan bir eşşiz an içinde…
iz, karmadır,
bellek yüküdür.
‘önce’yi, ‘sonra’ya taşıyan
ve ‘şimdi’yi ağırlaştıran.
az ve daha az olmalı izi,
adım adım yaşananın,
kişi farkına vardıkça
yepyeniliğini her an’ın.
ilk nefes gibi tatmalı var olanı,
ciğerlerdeki kirli havadan azade.
stoklama çabası niye,
düne dair olanı, benliğinde?